KUMPAS MAĞDURLARI YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ

Konu: 27 Mayıs

27 Haziran 2020

KAMUOYU DUYURUMUZDUR…

TBMM  Başkanı Sayın Şentop, 27 Mayıs  1960 İhtilali sonrası alınan Yassıada  kararlarının yok sayılması için bir yasa teklifi hazırlayarak Meclis Başkanlığı’na sundu,tüm partilerin de destek verdiği kanun teklifi, TBMM’de kabul edilerek yasalaştı. Hayırlı olsun.

2   maddelik   yasa   ile   “Yüksek   Adalet   Divanı    tarafından    gerçekleştirilen   ve    ‘Yassıada yargılamaları’  olarak bilinen kararlar yok sayıldı, ayrıca yeni bir dava yolu öngörülerek,  Yüksek Adalet Divanı’nın  kuruluşuna  ve  yetkilerine  ilişkin  kanun  hükümlerinin  yürürlükten  kaldırılmasıyla  birlikte hükümsüz hale gelen kararlardan kaynaklanan  zararların tazminine imkan da sağlandı… “

Sayın Şentop,bizzat şahit olmadığıbir dönem ile ilgili olaylara duyarlılık göstererek tam 60 yıl sonra tekrar gündeme getirdi,tüm partilerde destek verdi.  Adalet istemek ne kadar yüce bir duygu… Ancak 27 Mayıs 1960 ihtilalinin kudretli veya mağdur isimlerinden Celal Bayar,Cemal Gürsel,Alparsla n Türkeş  gibi  siyasetçi  ve  ihtilalcilerin  ve  yargılamaları  yapan  savcı  ve  hakimlerin  bugün  hayatta olmadığını belirtelim. Bu isimlerin hiç birisi kendilerini savunabilmek şansına sahip değiller.

Bu kapsamda, kabul edilen yasa nın tamamıyla siyasi maksatlıpopülist bir girişim olduğu açıkça görülüyor. Çünkü Yassıada duruşmaları zaten ka muoyu vicdanında yerini bulmuştur. Kamuoyu vicdanı halkın vicdanıdır. Vicdanlara  sığmayan  hiçbir ceza  da muteber olmaz. Bugün idam cezalarının doğru olduğunu söyleyen bir Allah’ın kulunu bulabilir misiniz? Bunu savunan kimse var mı? Bir insanın canını almak savunulabilir mi? Savunulamaz.  Fakat  bu gerçeğin sadece  27  Mayıs sonrası  için gerçekleşen idamlar için değil,aynıduyarlılıkla 12 Mart ve 12 Eylül sonrasıyaşana nlar için de gösterilmesi de kamu vicdanının gereğidir.

Kamu vicdanı,günümüz kumpas davalar süreci diye adlandırılan mağduriyetler zincirinde de büyük bir yara almıştır.

60 yıl  önceki Yassıada  yargılamaları yok  hükmünde sayılmıştır. Fakat  elli yıl sonra kumpas davalarının  görüldüğü  Silivri yargılamaları  ile  demokrasi, hukuk,  adalet  ve  vicdan  bir  kere  daha sehpanın üzerine çıkarılmıştır.  60 yıl öncesi için gösterilen hassasiyetin günümüz mağdurları için de gösterilmesi elzemdir .

On yıl önce cereyan eden kumpas yargılamalarına başta bizzat siyasiler olmak üzere Türk Halkı hep birlikte tanık olmuştur. Yaşa nanlar çok tazedir,siyasi gündem de önemli bir yer  tutmuştur. Hal böyleyken  bu  yargılamalara  karşı siyasilerin  bir  hassasiyet  göstermeleri  ve  adaleti  tesis  etmeleri gerekmez mi? Gerçekten merak ediyoruz.

Bırakalım  27  Mayıs’ı, o  zaten   kamuoyu  vicdanında  kapanmıştır,  bugün  öncelikle  kendi dönemimize ait mağduriyetlere bir çare bulalım.

Bugün  Yassıada  “Demokrasi Adası”  olarak   imara  açıldı.  Bakalım  yarın  Silivri’ye  ne  ad verilecek?   Yoksa  Kuddusi  Okkır, Yb. Ali Tatar, Alb. Murat Özenalp, Türkan Saylan ve  diğer  kumpas mağdurları bu kadar çabuk mu unutuldu?

Böyleyse günümüz Sayın Siyasetçilerine tekrar hatırlatma gereği duyuyoruz;

Ümit Mah. 2544. Sokak No:3 Çankaya / ANKARA

0 555 374 01 42

kumpasdertc@gmail.com

Scroll to Top